Yanlız Cennet Bilir, uyuşturucu bağımlılığıyla boğuşan genç bir kadının hikayesine odaklanıyor. Film, izleyiciyi Madison Square Park’ta yaşayan Ariel Holmes’un otobiyografik romanından alınma gerçek bir yaşam mücadelesinin ortasına bırakıyor. Ariel Holmes tarafından canlandırılan Harley, aşktan ve bağımlılıktan yıkıcı bir sürüklenişe tanık ediyor bizi. Film, New York’un arka sokaklarında, bağımlılık döngüsünün karanlık ve gerçekçi bir tablosunu çizer. Yönetmen ikilisi Josh ve Benny Safdie, karakterlerin hayatlarında yaşadığı karmaşayı ve çaresizliği çarpıcı bir görsellkle bizlere sunuyor. Arielle Holmes’un kendi yaşamından esinlenerek kaleme aldığı hikaye, bağımlılığın ne denli derin ve yıpratıcı olabileceğini sorguluyor. Harley'nin karakteri, hayatta kalmaya çalışırken yaşadığı duygusal karmaşa ve ilişkileri üzerinden derinlemesine inceleniyor. Romantizme ve şiddete eşit oranlarda yer veren film, bu dinamikleri etkili bir şekilde harmanlıyor. Başrol performansı, Holmes'un gerçek yaşam deneyimlerinin ürünü olarak dikkat çekici ve dokunaklı bir şekilde öne çıkıyor. Yanlız Cennet Bilir, bağımlılık ve aşkın yıkıcı doğasına dair gerçekçi ve gümbür gümbür gelen bir anlatı sunuyor. İzleyicileri rahatsız edici ama düşündürücü bir yolculuğa çıkaran film, işlediği konulara karşı empatik ve dürüst bir bakış açısı kazanmayı başarıyor. Ayrıca, film boyunca kullanılan kendine has müzik seçimleri, atmosferi daha da yoğun ve iz bırakan bir hale getiriyor. Safdie kardeşlerin yaratıcı yönetmenlik tarzı ve Holmes'un samimi performansı sayesinde, Yanlız Cennet Bilir izleyicilere unutulmaz ve etkileyici bir sinema deneyimi sunuyor. Bu karmaşık ve özgün yapım, bağımlılığın kişisel ve sosyal etkilerini anlamak isteyenler için kaçırılmaması gereken bir film.
