Sınırı Geçmek, birçok yaşamı ve farklı kültürden gelen insanların Amerikan rüyasını gerçekleştirme arzusunu anlatan çok katmanlı bir drama filmidir. Film, birbirine bağlı bir dizi karakterin hikayesini işlerken izleyiciyi göçmenlik sisteminin karmaşıklıklarına derinlemesine bir bakış sunar. Harrison Ford'un canlandırdığı sınır polisi Max Brogan, Amerika Birleşik Devletleri'nde yasadışı yollarla bulunan ve daha iyi bir yaşam için mücadele eden göçmenleri yakalamaktan sorumlu bir memurdur. Film, Brogan'ın görevini yerine getirirken yaşadığı insani çatışmaları ve içsel hesaplaşmaları etkileyici bir şekilde işler. Diğer yandan, Ray Liotta'nın canlandırdığı avukat Cole Frankel, vatandaşlık alabilmek için evlilik yapan bir genç kadınla olan anlaşması ile ahlaki açıdan tartışmalı bir yolda ilerleyen başka bir karakteri temsil eder. Filmin anlatımında, özellikle Ana Claudia Talancón'un canlandırdığı Meksikalı genç kadın Maria'nın hikayesi de yer alır. Maria, daha iyi bir gelecek umuduyla ABD'ye yasadışı yollardan girmeye çalışırken yakalanır ve kızını geride bırakmak zorunda kalır. Maria'nın hikayesi, göçmenlerin yaşadığı zorlukları ve fedakarlıkları çarpıcı bir şekilde gözler önüne serer. Sınırı Geçmek filmi, farklı etnik kökenlerden gelen karakterlerin yaşadığı insani dramları ve onların Amerikan toplumundaki uyum çabalarını ustalıkla bir araya getirir. Bu karakterler, yasalarla boğuşmak zorunda kalırken, kendi kişisel hikayeleri ve motivasyonları ile de yüzleşmek zorundadırlar. Film, duygusal derinliği ve çok sayıda farklı perspektifte göçmenlik meselesine bakışı ile izleyiciyi kendine çekmeyi başarır. Yönetmen Wayne Kramer, göç konusunu anlatırken hem toplumsal hem de kişisel düzeydeki duygusal etkileşimleri başarıyla ortaya koyar. Sonuç olarak, Sınırı Geçmek, izleyicileri empati yapmaya ve düşünmeye davet eden güçlü bir film olarak öne çıkar.