"Şampiyon" (The Champ), baba ve oğul arasındaki derin bağları, mücadeleleri ve hayatın zorlukları karşısında gösterilen direnci etkileyici bir şekilde anlatan duygu yüklü bir film. Hikaye, eski bir boksör olan Billy ve küçük oğlu T.J.'nin etrafında şekilleniyor. Billy, bir zamanların ünlü boks şampiyonu ancak şimdi hayatını alkol ve kumarla tüketen bir adamdır. Oğluna karşı büyük bir sevgi beslese de, kendi içindeki savaşlar nedeniyle onunla sağlıklı bir ilişki kurmakta zorlanır. T.J. ise annesinin yokluğunda babasına daha da bağlanmıştır ve onun eski haline dönmesini arzulamaktadır. Küçük T.J.'nin masum bakışları ve babasına olan saf sevgisi, izleyicilerin kalbine dokunan bir unsur olur. Film boyunca, Billy'nin ringe geri dönme kararı, yalnızca kendisi için değil, oğlu için de bir dönüm noktası olur. Bu geri dönüş, Billy'nin sadece boks arenasındaki rakipleriyle değil, geçmişi ve bağımlılıklarıyla da yüzleşmesini gerektirir. Antrenman yapmak, yeniden form kazanmak ve en önemlisi, oğluna iyi bir baba olmak için mücadele vermek zorundadır. T.J.'nin tüm bu süreçte babasına olan desteği ve inancı, hikayeyi daha da anlamlı kılar. "Şampiyon", dram ve spor türünün harmanlandığı, duygusal zekası yüksek bir film. İzleyicilere hem spor dünyasının zorlukları hem de bir aile olmanın getirdiği sorumlulukları etkileyici bir şekilde sunuyor. Billy'nin kendi içindeki şeytanlarla mücadelesi ve T.J.'nin saf sevgisi ile izleyiciler, bu filmi izlerken gözyaşlarını tutmakta zorlanabilir. "Şampiyon" gerek konu işleyişi gerekse karakter gelişimi ile uzun süre akılda kalacak bir yapım olarak öne çıkıyor.
