Rapture-Palooza filmi, mizahi açıdan benzersiz bir hikaye sunuyor. Paul Middleditch yönetmenliğinde çekilen bu film, kıyamet sonrası Seattle'da geçiyor ve dünyanın sonunun ardından geride kalan bir grup insanın hikayesini anlatıyor. Lindsay ve Ben, olayları neşeli bir bakış açısıyla ele almaya çalışırken, The Beast adlı kötü karakterle uğraşmak zorunda kalıyorlar. Film, komediyle harmanlanmış post-apokaliptik bir senaryoya sahip. Cennete alınmayan insanların, dünyada kalan şeytan ve şeytani yaratıklarla baş etmeye çalışmaları oldukça eğlenceli bir biçimde anlatılıyor. Özellikle Anna Kendrick'in canlandırdığı Lindsay karakteri, zeki ve pratik çözümleriyle dikkat çekiyor. Rapture-Palooza'nın güçlü noktalarından biri de diyalogları ve esprileri. Film, mizahını karakterlerin sıradışı durumlara uyum sağlama becerilerinden alırken, izleyicilerini gülmekten alıkoyamıyor. Kıyametin komediyle buluşturulması, filmi eşsiz kılan detaylardan biri oluyor. Filmdeki olay örgüsü, hem sürprizli hem de eğlenceli gelişmeleriyle izleyiciyi ekrana bağlıyor. Kıyamet gibi karanlık bir konuyu bile neşeli bir şekilde sunabilmesi, filmi izlemeye değer kılıyor. İzleyiciler, sıradan bir kıyamet senaryosundan çok daha fazlasını bulacakları Rapture-Palooza ile eğlenceli bir zaman geçirecekler. Sonuç olarak, Rapture-Palooza, klişelerden uzak ve benzersiz bir sinema deneyimi sunuyor. Komedi ve bilim kurgu severlerin mutlaka izlemesi gereken bu filmde, dünyaya mizahi bir bakış atmak isteyenler için harika bir seçenek olacak. İzleme listenize eklemeyi unutmayın!