Miles Davis: Zamanın Ötesinde, caz müziğinin dâhi isimlerinden Miles Davis’in hayatının bir kesitini ve müziğe olan sarsılmaz bağlılığını anlatan etkileyici bir biyografik film olarak öne çıkıyor. Yönetmenliğini ve başrolünü Don Cheadle'ın üstlendiği film, Davis'in yaşamının özellikle kariyerinin duraksadığı ve kişisel sorunlarla boğuştuğu bir dönemine odaklanıyor. Film, izleyicileri 1970'lerin sonuna doğru zamanda bir yolculuğa çıkarıyor. Miles Davis, bir süredir yeni müzik yapmaktan uzak dururken, kendi iç çatışmaları ve sağlık sorunlarıyla mücadele etmekte. Bu esnada, bir müzik gazetecisi olan Dave Braden (Ewan McGregor) Davis'in peşine düşerek, kariyerinin canlanmasını sağlamak amacıyla birlikte bir röportaj yapmak ister. Ancak Braden, kendini beklenmedik bir şekilde, Davis'in yitik müzik kayıtlarının ve hayallerinin peşinden sürüklenen bir maceranın içinde bulur. Film, caz akorlarının ve davul ritimlerinin eşlik ettiği dramatik sahnelerle bezeli. Davis'in içsel dünyasına yapılan bu derin dalış, izleyicilere hem onun müziğine olan tutkusunu, hem de hayatındaki karmaşık duyguları en çarpıcı şekilde hissettiriyor. Don Cheadle, Davis'in hem harika hem karmaşık karakterini ustalıkla perdeye taşırken, film boyunca izleyiciyi büyüleyip aynı zamanda düşündürüyor. Miles Davis: Zamanın Ötesinde, sadece bir müzik dehasının hayatına dair bir biyografi değil, izleyenlere derin bir saplantının, sanata adanmış bir hayatın ve ne pahasına olursa olsun müzik tutkusunun hikayesini izleme fırsatı sunuyor. Cazın büyüsüyle dolu bu film, yalnızca Miles Davis hayranları için değil, tüm müzikseverler için de kesinlikle izlenmesi gereken etkileyici bir yapım.