"Burası Cennet Olmalı" filmi, Elia Suleiman'ın yönettiği ve başrolünü üstlendiği komik ve ironik bir anlatıya sahip. Film, Filistinli yönetmen Elia'nın Paris'ten New York'a oradan da Filistin'e olan yolculuğunu konu alıyor. Elia, bu yolculuğu sırasında kendisine yabancı gelen, sürekli absürt ve rahatsız edici olaylarla karşılaşır. Bu olaylar, izleyicilere Batı toplumları ile Orta Doğu arasındaki kültürel farklılıkları mizahi bir dille sunar. Filmin en vurucu yanlarından biri, Elia Suleiman'ın jest ve mimikleriyle anlatılan sessiz ironik sahneleridir. Bu sahneler, karakterin dünyadaki yabancılık hissini ve yerinden edilmişlik duygusunu mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Her gördüğü yerde biraz Filistin bulmaya çalışan Elia, izleyiciyi klişe bir turist deneyiminin çok ötesine taşıyor. Yönetmen, sessiz ama yoğun görsel anlatıları aracılığıyla, Filistin sorunsalının evrensel bir boyuta taşındığını gösteriyor. Küreselleşme, göç ve kimlik gibi büyük temaları işlemekte ustaca hassasiyet gösteriyor. Film hem düşündürücü hem de eğlenceli olması nedeniyle seyirciler üzerinde kalıcı bir etki bırakıyor. "Burası Cennet Olmalı", kaybolmuşluk duygusunu hem kişisel hem de evrensel düzeyde ele alıyor. Elia'nın bakış açısıyla, dünyanın her köşesinde yabancı ve anlaşılmaz görünen şeyler, aslında insanlık durumunun ortak parçalarıdır. Filmin en güçlü yanlarından biri de bu evrensellik üzerine kurulan mizah anlayışıdır. Son olarak, Elia Suleiman'ın ustalıkla kullandığı mizahi anlatım tarzı ve derin toplumsal eleştirileri sayesinde "Burası Cennet Olmalı", izleyicilere farklı bir sinema deneyimi sunuyor. Seyirciler bu filmi izledikten sonra, hem gülecek hem de düşündüren bu benzersiz yolculuktan sonra bir miktar hüzün ve mutluluk karışımı duygular hissedeceklerdir.