Max Ophüls'ün 1952 yapımı başyapıtı 'Le Plaisir', çağdaş Fransız edebiyatının önde gelen isimlerinden biri olan Guy de Maupassant'ın üç kısa hikayesinden uyarlanmıştır. Film, adını aldığı 'haz' teması etrafında dönen üç öyküyü zarafetle anlatır. Fransız taşrasında geçen 'La Maison Tellier', bir grup hayat kadını ve onlara yeni bir perspektif katan küçük kasaba insanları ile olan ilişkilerini işler. Her bir karakterin öyküsünü ince bir işçilikle işleyen Ophüls, izleyiciye keyifli olduğu kadar derin bir deneyim sunar. 'Oruç' şeklinde adlandırabileceğimiz ikinci hikaye 'Le Modèle', aşk ve sanatın iç içe geçen yollarını araştırır. Paris'te genç bir ressam ve onun ilhamını sunan sevgilisi üzerinden ilerleyen yapım, güzellik ve arzunun doğurduğu karmaşık ilişkileri merkeze alır. Estetik açıdan etkileyici sahnelerle göz dolduran bu bölüm, sanat ve tutku arasındaki dengeleri ustalıkla ele alır. Üçüncü hikaye 'Le Masque', yaşlı bir adamın gençliğini arayışını ve bu uğurda başvurduğu yolları anlatır. Bir balo salonunda maske takarak genç hisseden bu karakterin derinliklerini irdeleyen film, yaşlanma ve gençliği kabullenme temalarını işler. 'Le Plaisir', zarif sinematografisi, etkileyici görselleri ve güçlü oyuncu kadrosuyla izleyicileri büyüler. Marcel Achard'ın usta kaleminden çıkan senaryo, Ophüls'ün sinematik dokunuşuyla birleşerek muhteşem bir anlatı oluşturur. Her biri farklı sosyal ve duygusal katmanlar içeren bu öyküler, seyirciyi geçmişin izlerinde modern bir yolculuğa çıkarır. 'Le Plaisir'i izlemek, sadece bir film deneyimi değil, aynı zamanda insana dair birçok şey keşfetmektir. Bu başyapıtı izlemeden geçmemek gerek!